top of page

çok yaşa...


Doğruyu ulaştırmak lazım krala ,açlık,hastalık,kol geziyor kapıda .

Tedbili kıyafet gezerdi eskiden, halk ağlıyorsa sarardı ezmeden. Hanelere adam salardı , ihtiyacı olana hemen yollardı..

Şimdi kralı ara ki bulabilirsen ,bir iş var bunda yorum yapma çözmeden. Kral bu , hali bilse aç mı kalırdık , otacılarını gönderir kalmazdı hastalık.

“Yaşa, var ol ” ver gazı gitsin . Nerden bulmuş bunu kral etmiş kendine vezir . İşi gücü yalakalık olmuş ,doğruluk dürüstlük bunda kaybolmuş. Vezir doldurmuş etrafını soytarıyla ,ulaşmak ne mümkün olmuş artık ona.

Ulaşmalı sırayı bozmadan vezire ,onca soytarıyı nasıl geçmeli önce.


Soytarıya dedim “olmuyor bu hal düzeltilmeli bence” , “sesini çıkarma göz mü diktin kellemize.” ....“ Böyle gelmiş böyle gider bunları düzeltmek sana mı düşer “. Biraz daha durursan yakarız ulan çıranı , şanlı yüce vezirimiz seni alır mı hiç muhatabı.

Kargaşadan vezir görüldü kapıdan ,soytarılar eğilmiş hemen gördüm onu uzaktan. Vezir üstlerine basa basa geldi sordu” senin derdin neydi” .

Daha anlatmadan kapadı ağzımı .Sesini çıkarma bu iş bizi çoktan aştı.

Çaresi yok git evine , buraya geldiğini aman söyleme kimseye.


Onca soytarıdan aslında belliydi, bu vezirin kellesi hala nasıl yerindeydi.


Vezir sen hele dur foyan elbet çıkar ,sen veziri boş ver asıl kralı uyar. Onca gürültü açtırdı kral kapısını, karşılaşınca dilim susacak sandı.

Vezir çekiştirme kolumu ,sen var şimdi git kurtaramazsın artık boynunu.


Hal anlayana bir tek cümle yeter , kral bu, hemen işi çözer. Vezir ve soytarıları , gitti hepsinin kellesi ,memlekette ne açlık ne hastalık ne de kaldı esamesi.

21 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2_Post
bottom of page